Yapılan her işin özenle, samimiyetle ve gönülden yapılmasına inanırım. Elimin değdiği her işte buna dikkat etmek için çaba gösterdim her zaman. Ne üretirseniz ya da ortaya ne koyarsanız koyun A’dan Z’ye her sürecinin düşünülmesi, özenilmesi ve estetik olması benim temel ilkemdir.

Tüm bu ilkeler ve inançlarla 2019 yılında Kadir Büyükkaya markasını kurdum. Birçok amacım vardı; bu saydıklarımın yanında sektöre ve lider olmaya dair de başarmak, göstermek istediklerim vardı. Örneğin çalışanlarının korkmadığı aksine onunla eğlendiği, bir araya gelmekten çekinmediği ve daima bir şeyler öğrenmek istediği bir lider anlayışı inşa etmek istiyordum kendi markamda. Erkek klasik giyim sektöründe ürün kalite, fiyat, uyum gibi birbirinden farklı başlıkları markamla birlikte yolculuğa çıkacak müşterilerime olabilecek en iyi kalitede sunmayı kendime görev edinmiştim. Çünkü tek tipleşmiş erkek klasik giyim mağazalarında bir bant üzerinde hızlıca ve kalıplaşmış şekilde çıkan cansız ürünler, misafirlerini iyi tanımayan, onların hikayelerini bilmeyen ekipler tarafından servis edilmekte bu sektörde. İşte bu markayı kurarken değiştirmek istediğim en önemli şey bu idi.

Kadir Büyükkaya markası olarak biz; tasarladığımız, özenle dikerek ruh verdiğimiz her bir ürünümüzde misafirlerimizin hikayelerine, enerjilerine uygun şekilde eşleştirme yapmaya dikkat ediyoruz.

Tüm bunların yanı sıra bu markayı kurduğum ilk gün Ümraniye’deki o mütevazı, küçük mağazamızda olduğu gibi bugün de Kadir Büyükkaya isminin yer aldığı mağazaların her birinin kapısından korkarak, çekinilerek değil aksine bir sosyalleşme alanı gibi görülerek girilmesini istedim. Hiçbir zaman “satış” denilen o soğuk, samimiyetsiz kelimeyi kullanmayı doğru bulmadım. Çünkü bu marka aslında sadece kıyafet servisi yapmak, renkli ve hikayesi olan kombinler ortaya çıkarmak kadar biraz da insanları bir araya getirmek için kuruldu. Bu yüzden kapıdan içeri giren misafirimiz eğer önce reyonlara yönelirse bu bizim önceliğimiz olmaz. Çünkü istediğimiz şey önce güzel bir kahve ya da cool lime içilmesi olacaktır. Birbirinden farklı mesleklerdeki, yaşlardaki insanların ortak alanlarımızda bir araya gelerek tanışması, kaynaşması ve ortak paydalarda buluşması bizi mutlu edecektir. İşte Ümraniye’de küçük bir mağazada başlayan bu hikâye bugün Türkiye’nin dört bir yanında ve hatta dışında bile büyüyerek devam ediyorsa tamamen bu ilke ve amaçlar sayesindedir. Ekip olarak samimiyet, fedakârlık, dürüstlük ve nezaketi ön plana alışımız; dönüştürücü ve destekleyici liderlik etrafında şekillenen yapımız; misafirlere ürün satma amacı gütmeden beklentilerini ve hikayesini dinleyerek empati kurduğumuz insan ilişkilerimiz başarımızın temel direkleridir.

Bundan sonraki süreçte de Kadir Büyükkaya markası yoluna yeniliklerle, kahkaha dolu mağazalarıyla ve dokunduğunuzda pürüzsüz bir kalite hissi veren takımlarıyla devam edecektir.

Şimdi hep birlikte bir kahve daha içmeye ne dersiniz? 40 yıl hatırı olsun…